TURŞU
Published on 6 Ekim 2022
On Genel
Kış hazırlığı siz misafirlerimiz için devam ediyor.
Turşu, Farsça turş, terş ve tırş şeklinde ifade edilir. Dilimize Farsça’dan geçmiştir. Farscada, ağız yakan ve ekşi anlamlarında kullanılmaktadir. Kürtçe tırş, Azerice turş, Türkmence turşı kelimelerinin anlamı da ‘ekşi’ dir. ‘Ekşimek’ sözü Azericede turşumak ve Türkmencede turşamak olarak ifade edilmektedir. Turşu sözü, Türkmence ve Kazakça turşı, Azerice turşu şekliyle telaffuz edilmektedir. Kürtçe tırş bûn (=ekşimek, ekşi olmak), tırşi (=ekşili), tırşok (=ekşi olan, ekşimsi; kuzukulağı otu), tırşanok (=mayhoş) sözleri dile getirilmektedir. Tacikçe turuş, Peştuca truşe ‘ekşi’ diye bilinmektedir. Turşu sözü, eski Kuzeybatı İran halklarından komşu dillere intikal etmiştir.
Turşu kurmayı; tuzlanmış, sirkeye ya da limona yatırılıp bekletilmiş sebze ya da meyve olarak tanımlamak mümkün. M. Ö. 7 bin, hatta 10 bin yıllarına ait bulgularda turşu yapıldığına dair bulgulara raslanılmıştır. Şaşalı Osmanlı dönemi de turşuya düşkünlüğüyle biliniyor. Padişahların sofraya lahana turşusu olmadan oturmadığı, sarayın bazı bahçelerinin sadece turşuluk sebze meyve yetiştirdiği kayıtlara geçmiştir.
Turşu, Farsça turş, terş ve tırş şeklinde ifade edilir. Dilimize Farsça’dan geçmiştir. Farscada, ağız yakan ve ekşi anlamlarında kullanılmaktadir. Kürtçe tırş, Azerice turş, Türkmence turşı kelimelerinin anlamı da ‘ekşi’ dir. ‘Ekşimek’ sözü Azericede turşumak ve Türkmencede turşamak olarak ifade edilmektedir. Turşu sözü, Türkmence ve Kazakça turşı, Azerice turşu şekliyle telaffuz edilmektedir. Kürtçe tırş bûn (=ekşimek, ekşi olmak), tırşi (=ekşili), tırşok (=ekşi olan, ekşimsi; kuzukulağı otu), tırşanok (=mayhoş) sözleri dile getirilmektedir. Tacikçe turuş, Peştuca truşe ‘ekşi’ diye bilinmektedir. Turşu sözü, eski Kuzeybatı İran halklarından komşu dillere intikal etmiştir.
Turşu kurmayı; tuzlanmış, sirkeye ya da limona yatırılıp bekletilmiş sebze ya da meyve olarak tanımlamak mümkün. M. Ö. 7 bin, hatta 10 bin yıllarına ait bulgularda turşu yapıldığına dair bulgulara raslanılmıştır. Şaşalı Osmanlı dönemi de turşuya düşkünlüğüyle biliniyor. Padişahların sofraya lahana turşusu olmadan oturmadığı, sarayın bazı bahçelerinin sadece turşuluk sebze meyve yetiştirdiği kayıtlara geçmiştir.
Daha Azını Gör
— Nermin Ablanın Evi 16‘da.